10 Eylül 2008
..Bir öğle arası vakitleri var..
Öyle kendinden emin ama öyle heyecanlı oturuyor kadının karşısında adam..
Heyecanı kelimelerine de, ellerine de yansıyor..
Kadın gülümsüyor..
Öyle çok şey anlatmaya çalışıyor ki adam, sanki oracıkta, sanki hemen tüm hayatını masaya serecekmiş gibi..
..Oysa bir öğle arası vakitleri var..
Etkilendim diyor adam.. senden gerçekten çok etkilendim..
Ben yolumda yürüyüp gidiyordum.. sen yoldaki bir arızasın benim için diyor.. nasıl olduğunu anlamadan ayağım takıldı işte.. ve ben o günden beri sürekli dönüp dolaşıp arızaya bakıyorum.. ve nasıl onarabileceğimi düşünüyorum.. ne kadar kazmam gerektiğini bilmiyorum.. ama kazdıkça neler bulacağımın heyecanı var içimde diyor.. arızayı onarmadan öylece çekip gidemem yoluma diyor..
Kadın gülümsüyor yine usulca..
Bir öğle arası vakitleri var..
Kadının susuşlarının içinde kendini arıyor adam..
kadının yüzündeki her çizgi değişiminde..
Kadının her bakışında..
Adamın elindeki sigaraya bakıyor kadın.. titreyen sigaraya.. titreyen ellerine..
Tanıdığı en zeki erkek oysa dikkatle izlediği ve dinlediği bu adam..
Bunca zeka, bunca başarı, bunca kendine güven ve bunca birikim, bunca yaşanmışlık taşıyan bu adam gibi adam, nasıl olur da titrer diyor içinden..
Biliyorsun diyor kadın..
Biliyorum diyor adam biliyorum hepsini biliyorum.. sorumluluklarını, sahip olduklarını, yapman gerekenleri, zamansızlığını, yaşadıklarını, deliliğini, hayatına hiçbir erkeği almak istemediğini, dinlendiğini, kendini iyileştirmeye çalıştığını.. hepsini biliyorum..
Senden hiçbir şey istemiyorum diyor..
Hiçbir şey..
Benim için ne sorumluluklarını aksatmanı ne de yapman gereken şeylerin zamanını çalıp bana vermeni..
Ben senin boşluklarını bulur, yakalarım seni, endişelenme diyor..
Sen sadece yürürken arasıra arkana bak..
Dalıp gidiyor kadın ağaçların ortasındaki bu yemyeşil yerde sallanmadan duran boş bir salıncağa..
Adamın yüzünde heyecanın, kadının yüzünde yorgunluğun izleri var..
Ve bir öğle arası vakitleri..
(Aşkın Nur Yengi - Sevgilim)
Etiketler: kadın-adam
15 yorum:
Bu yazıya..ancak kalıcı bir yazıyla cevap verebilirim dedi adam yine heyecanla...
Oyle yorgun, vazgecmiş bir şarkı kulaklarındayken...
Bilseydi o karenin hayatında bir garip hatıra olacagını..sigara bile yakmaya zaman harcamazdı..
Bilseydi yoldakinin arıza degil , özeti oldugunu tüm yolun...bilseydi keşke..
Titredigini ilk defa duyan bu kulaklara cok gülmüştü yol boyunca...titredigini soylememisti kimse...
Titremişmiydi daha önce...
Oyle cocuksu bir heyecandı belki....ama cocuk olmusmuydu hiç...
Tüm hayatını belki degil sermek , kaldırmak istiyordu masadan ayaga...
Düşmüşmüydü ki hiç...
Her çizgi yüzündeki kadının..adam için bir tane daha açmaması gereken bir yolmuydu...uyarımıydı..
Bazen yolun üzerinde duran bir tası kaldırmamak mı lazımdı...
Dogru yolda yürümüşmüydü hiç...
Dogru mu olmak lazımdı yolların dogrusunu ararken...
Cünkü bir ögle arası vakitleri vardı...
Ne uzun bir ögle arası...
Gercekten öglen hic ara vermişmiydi ki...
Bu ara degildi ki...
Öglenden sonra, düşe ara verdi...
Her gece gördügü neydi...
Yazık...
Bir ögle arası vakitleri vardı...
hem yukarıda yazılan hem aşağıda çizilen arabesk çalan korkulu bir rüya gibi, halbuki kadının gözlerinde çocuklaşıp sadece yorgunluğunu almalıydı...
yazı ve isimsiz için;
hayırlı işler, bol güneşler.:)
söylenmeyi bekleyen sözcükler var avuçlarımda...belki zaman yok...ama ben seninleyim her yeni günde...acılarını , yılmışlıklarını ve hayatında seni üzen ne varsa temizlemeye geldim...çünkü ben senin acılarından doğdum... en mutsuz anlarında mutluluğu ararken...
Not:Kuzum yazı her zamanki gibi sen işte...ilk yorum bir sigara daha yakmayı gerektiriyor ve şarkı acılı yüreğimize son darbeyi indiriyor...Yüreğine sağlık arkadaşımın annesi :)))
Not2: Sigara içtiğim için öleceğim biliyorum :)))
sevgili isimsiz; :) ne hoş oldu bu.. yazının devamı ama diğer gözden gibi olmuş sevdim :)
sevgili ervoce; arabesk çalan korkulu bir rüya.. arabesk çalan hiç bir yerde korku olmaz yahu.. ben sana biraz korku filmi müziklerinden yollayayım :)
sevgili abi; hahahah sonbahar geldi yahu kaçıyor güneş :)
sevgili erdem; bir kadınla bir adamın bazı küçük anlarını anlatmayı seviyorum ben.. herhangi bir kadın ile adam.. yan masamdaki bir anlık görüntü bir bakış bile içimde masallara dönüşüyor..
ilk yorumu okuyunca benim bile sigara içesim geldi walla :) ne güzel devam ettirmiş değil mi masalı..
kızımın arkadaşı :) evet sigara içiyorsun ve öleceksin :)
Bir öğle arasına takıldım ben...
Hiç bir şey sınırla çizilmemeli...
Hele böylesi...
Keşke hayatlarımızda çizilmiş sınırları aşmayı öğrendiğimiz kadar insan olduğumuzu bilebilsek değil mi...
güzel ve hüzünlü...
Ama hüzün hayatın kendisi ve bir vazgeçiş hiç değil...
Damıtık bir hayat hikayesi...
ama unutulmamalı ki en uzak kadar yıldızlar dahi bir nefes kadar yakındır aslında...
sadece sınırları olmayanlara...
çoook güzel hareketler bunlar :))) Arıza olmak güzeldir Fatoş ya hele de biri seni bu denli çözebilmişken...
kapıları aralamak lazım bazen gün ışıyabilsin diye :)
YAzıyı sabahın köründe işe gelmeden önce okudum. ÇOk etkileyici,
"endişelenme diyor..
Sen sadece yürürken arasıra arkana bak.. " bölümünden "sadece yürürken arasıra arkana bak lafı" kafamda döndü durdu bütün gün. Şiir gibi olmuş yineleyen bölümleri ile birlikte.
Hayatta kaç kere arızaya takılır insan. adam hayatının arızasına takılmış..sadece bir öğle vakti, yazık adamın söyliceği çok şey var daha..
keşke bir daha görüşseler...
yazıda yazıya cevaben ( isimsiz tarafından yazlılan ) yazıda harika olmuş ....
bir sonraki öğle arasına dek yüreğinle kal
bildiğimiz kelimeler hepsi. bildiğimiz, yaşadığımız, yaşattığımız ya da tanık olduğumuz haller anlatılan. öyle benzer öykülere sahibiz ki belki zamanı, belki kahramanı belki sonu belki sadece başı değişik. tüm bunları dile dökerken, anlatırken, aktarırken çıkıyor işte fark. başka bir hava bürünüyor kelimelerin üzerine. yazanın yarattığı sihir bulaşıyor belki, belki biraz içtenlik görmenin ve görüp de bilmenin eşliğinde. ve işte böyle yazılıyor benzer kelimelerle benzersiz tattaki yazılar. böyle fark yaratılıyor. sizin yaptığınız, yazdığınız gibi...yüreğinize, kelimelerinize, sihrinize sağlık...
''Senden hiçbir şey istemiyorum diyor..
Hiçbir şey..
Benim için ne sorumluluklarını aksatmanı ne de yapman gereken şeylerin zamanını çalıp bana vermeni..
Ben senin boşluklarını bulur, yakalarım seni, endişelenme diyor..
Sen sadece yürürken arasıra arkana bak..''
Etkileyici.Paylaşım iin teşekkürler.
Sevgiler.
yazı çok güzel ya:) çok sevdim. kadının gözlerindeki yorgunluğu görür gibi oldum aynaya bakarken.:)
sabah uyandıgımda okusam...geri yatmak isterim..düşlere dalmak..yanlarına yaklasmak kahramanların..senin seyrettigin gibi seyretmek..
güzel olmus..ellerine saglık..:)
Seninle Olmanın En Güzel Yanı
Seninle olmanın en güzel yanı ne biliyor musun?
Elin elime değmeden avuçlarımı terleten sıcaklığını taa içimde hissetmek.
Seninle olmanın en kötü yanı ne biliyor musun?
''Seni seviyorum'' sözcüğü dilimin ucunu ısırırken her konuşmamızda boş yere saatlerce havadan sudan söz etmek.
Seninle olmanın en heyecanlı yanı ne biliyor musun?
Aynı şeyleri seninle aynı anda düşünmek birlikte ağlamak gülmek. Ve buradayken bile seni çılgınca özlemek...
Seninle olmanın en acı yanı ne biliyor musun?
Seni hiç tanımadığım bir sürü insanlarla paylaşmak. Senin yanında olan, seninle konuşan herkesi çocukça kıskanmak.
Seninle olmanın en mutlu yanı ne biliyor musun?
Tanıdık birileriyle karşılaşma tedirginliği ile yollarda yürümek yan yana... Elimdeki şemsiyeye inat yağmurda ıslanmak birlikte. Elimde kır çiçeğiyle seni beklemek... Aynı mekanlarda aynı yiyecekleri yemek.
Seninle olmanın en romantik yanı ne biliyor musun?
Sensiz gecelerde sana söyleyemediklerimi yıldızlara aya anlatmak... Okuduğum kitabın sayfalarında dinlediğim şarkıların türkülerin şiirlerin her mısrasında seni bulmak.
Seninle olmanın en zor yanı ne biliyor musun?
Seni kaybetme korkusuyla hayatta ilk kez tattığım o tarifsiz duygularımı umut denizinin ortasında küreksiz bir sandala hapsetmek. Sevgili yerine yıllarca dost kalmayı başarmak. Yalın ayak yürümek bıçağın en keskin yerinde. Kanadıkça tuz yerine gözyaşlarımı basmak yüreğime.
Seninle olmanın tek yan etkisi ne biliyor musun?
Nereden bileceksin?
Sen benimle hiç olmadın ki. Olsaydın avuçlarım terlemezdi... Isırmazdım dilimin ucunu... Özlemezdim seni yanımdayken.Kıskanmazdım.
Korkmazdım yollarda yürümekten. Islanmazdım yağmurlarda... Yıldızlara aya dert yanmaz, böyle her şarkıda serhoş olmazdım.
Korkmazdım seni kaybetmekten ayaklarım kan revan atlardım sandaldan denize... Ve her kulaçta haykırırdım seni..
Ama sen hiç benimle olmadın ki...
YA AKLIN BAŞKA YERLERDEYDİ YA YÜREĞİN...
Can Yücel
Yorum Gönder