31 Ekim 2010
.
Therion - An Arrow From The Sun
"Evet sırada yedinci ve kapanış gösterisi var. Ve bu da sevgili 7.oda ya ait. Yaklaşık 2.5 yıldır bizim Burfot sergileri devam ediyor. Her ay bir okula gidiyoruz ve bütün fotoğrafların altında ve plakada “Yedinci Oda” yazıyor. Bu akşamki gösterilerin başında da yaklaşık 6-7 kişi gelip sordu. “Yedinci Oda burada mı” diye. Kimse Yedinci Odayı görmedi bilmiyordu. Bu gizemli ismiyle soranlar oluyordu. Hatta az önce Oya abla da sordu: “artık göreceğiz herhalde onu” dedi. Kendisinin iş programından dolayı hiçbir gösteriye ya da bizim açtığımız sergilere katılma fırsatı olmadı. İlk defa bu akşam burada bizlerle. Şimdi ilk önce gösteriyi izleyelim. İsmi Fatoş bu arada. Ben Fatoşu aradım ve “Bize çok farklı bir gösteri lazım. Bu da ancak senden çıkar.” dedim. Gerçekten birazdan gösteriyi izleyeceksiniz, Fatoşun da tarzını izleyeceksiniz. Hakikaten sert bir gösteri. Ama bu gösterinin içerisinden de, daha önce gösteriyi izleyen bir arkadaşım 4 fotoğrafı 20 bin dolara satın almak istedi."
Hüseyinin bu doğaçlama ama muhteşem sunuş konuşmasının (kamera çekiminden birebir yazdım) ardından ışıklar kapanır ve gösterim başlar:
Gösteri biter. Işıklar açılır ve Hüseyin beni sahneye davet eder. Ben sahneye doğru yürürken Hüseyin “Fotoğrafları karanlık ama kendisi aslında işte böyle cıvıl cıvıl bir insan” der. Benim ağzım iki ucunda da kulaklarımla bütünleşmiştir zaten :) kalbim gümbür gümbür atmaktadır. Ve sahneye ulaştığımda salona dönerim. Keşke o an bende bir fotoğraf makinesi olsaydı da bana bakan şaşırmış yüzleri çekebilseydim. Hüseyin “Fatoş Avcıoğlu.. Yedinci Oda diye tanınır. İlk defa da bir gösteriye katılıyor. Var mı sormak istediğiniz bir şeyler kendisine” der ama gerçekten de salondaki herkes sessiz ve şaşırmış halde bana bakmakla yetinir. Hüseyin “Soru soran yok, demek ki çok beğenmişler” diyerek plaket verme kısmını başlatır gecenin :) Plaket töreni bittikten sonra pek çok kişi gelip sorularını sordular. Neden 7.oda? Neden bunca karanlık? gibi.. Ayrıca fotoğrafçı olmadığı halde, beni blogumdan tanıyıp merak eden, ve bu yüzden geceye katılan kişilerle de tanışma fırsatım oldu.
Evet anladığınız üzre ilk kişisel fotoğraf gösterimim oldu geçen akşam bir kültür merkezinde. Aniden ve apartopar hazırlandığım bir gösteri oldu. Pazar akşamı Hüseyin beni aradığında telefonda gülerek “Seni Burfotun en aykırı fotoğrafçısı seçtik, sen kokan 50 aykırı fotoğrafını seç, ve yine sen kokan bir iki şarkı seç, ve en geç Salı sabahı bize ulaştır, Perşembe akşamı gösteriye çıkacaksın” dedi. O gülerek söyledi ama beni aldı bir heyecan :) 2 gece neredeyse sabaha kadar 5bin den fazla fotoğrafımı taradım ayırdım. Ama ne yaptıysam 50 ye indiremedim. Bütün uğraşlarım sonucunda 80 tane de kaldı. Genelde sevdiğim tarz hakikaten de ben kokan fotoğrafları seçtim. Ama araları birkaç tane de sergilerde çıkan renkli fotoğraflarımdan serpiştirdim.. Geri kalanını da onlar silsin diyerek o halde götürdüm. Onlar da 80 den 67 ye indirebildiler. Ve gösteri 67 fotoğraftan oluştu.
Ve elbetteki ben kokan şarkıyı da seçmek fazlasıyla zor oldu. Öyle ya hem karanlık olmalıydı, hem sert olmalıydı, hem kışkırtıcı olmalıydı, hem inişli çıkışlı olmalıydı, hem de fotoğraflarımla bütünleşmeliydi.. Ve Therion da karar kıldım.. An Arrow From The Sun.. adı bile kanımı hareketlendiren şarkı.."
"19. Bursa Fotoğraf Günleri” etkinlikleri kapsamında, 28 Ekim 2010 Burfot Fotoğraf Gösterileri akşamıydı. Burfot karma ve 6 fotoğrafçının gösterilerinden oluşan akşamda ben son ve dolayısıyla 7.gösteri oldum.
Belediyenin ve Burfotun plaketlerini verirken bana teşekkür ettiler ama aslında ben onlara teşekkür ederim. Beni aykırı ve karanlık fotoğraflarımla kabul ettikleri, hatta böyle sergileme ve hatta gösteriye çıkma şansı verdikleri için, en çok da bana bu güzel heyecanları yaşattıkları için.
Ayrıca gerek fotoğrafları ve şarkıyı seçim sürecinde bana yardımcı olan, gerek telefonla sürekli destek veren arkadaşlarıma, ve o gece oraya gelip o salonda benimle aynı heyecanı paylaşan aileme ve tüm arkadaşlarıma da çok teşekkür ederim..
Siz 7.oda ne demek biliyorsunuz ama diğer soruya verdiğim yanıtı buraya da yazayım. Neden bunca karanlık ve aykırı fotoğraf: “Benim çok aydınlık, çok net, çok cıvıl cıvıl, renkli ve neşeli bir hayatım var. Oysa hepimizin içinde olduğu gibi benim de derinlerde çok karanlık köşelerim var, aykırı noktalarım var, depresif kokularım ve sert duvarlarım var. Hayatım aydınlık yönüyle bunları dışarı vurmama ve yaşamama izin vermediğinden ben de sanata işte içimdeki bu karanlık pencereden bakıyorum. Fotoğrafta olsun, müzikte olsun, edebiyatta olsun benim nefesimi kesen ve beni sürükleyen her şey bu yüzden genelde karanlık, sert ve aykırı.”
.
Etiketler: bana dair, sergilenen fotoğraflarım
36 yorum:
Gerçekten de çok güzel bir sunumdu. Fotoğraflarla şarkı resmen bütünleşti, bu kadar güzel olucağını tahmin bile edemezdim. En güzeli senin fotoğraflarındı tabiki:)))) ama en şaşırtıcı olanda senin sahneye çıktığın anda tüm millet nefeslerini tuttu seni izliyodu o anda hepsinin yüz ifadeleri çok komikti kahkaha atmamak için zor tuttum :))) tabi o karanlık fotoğrafları çeken kişi sahnede minicik bişey olursa durum böle olur tabi çok güzeldi canım arkadaşım tebrik ederim kocaman öpüyorum
kaçırdığıma gerçekten çok üzüldüm. sen kokmuş, sen dolmuş, sen olmuş...
çok güzel olmuş herşey, tıpkı yüreğin gibi.
sevgiler...
TEBRİKLER Fatoşcum. Keşke Bursa'da olsaydık da ilk sergini gezebilseydik yahu. Ülke çapında bir retrospektif sergi açarsın artık. Meşhursun ne de olsa:)
süperdi,orda olmak ayrıca çok çok keyifliydi ellerine,makinana ve karanlığına sağlık :)
heeey! çok tebrik ederim! fotoğraflar muhteşem! :)
Sabina
harikasın sen... çok çok güzel... tebrikler, darısı benim de başıma olsun inşallah :)
...
ve Fatoş AVCIOĞLU nâm-ı diğer "Yedinci Oda" sahneye çıktığında salondaki binlerce kişi tarafından ayakta alkışlanıyordu. Evet, 2011 yılı Sony Dünya Fotoğraf ödülü bir Türk fotoğrafçının olmuştu.
50 ülkeden profesyonel ve amatör olmak üzere 250 fotoğrafçı ve 150.000 fotoğrafın yarıştığı Sony Dünya Fotoğraf Ödülleri 2011’de Amatör Dal Kategorisi’nde Birincilik Ödülü, Yedinci Oda sayesinde Türkiye'ye geldi :)))
--------------------------
Sevgili Ağustosböceği,
Seni kocaman kocaman tebrik ediyor ve öpüyorum. Verilen bu ödül şimdi sana yeni bir heyecan ve sorumluluk katıyor. Gecede çekilmiş fotoğraflarında, gözlerindeki heyecan yaşananların seni ne kadar mutlu ettiğinin bir yansıması. Orada olmam ve senin hissetiğini hissetmem mümkün değil ama en azından anlayabiliyorum.
Yukarıda yazdıklarımın (senin için ne kadar önemli bilmiyorum ama) gerçek olması temennimdir.
Çok güzel çok etkileyici, tebrik ederim Fatoş.
tebrikler,
haber verseydin gelirdim
Fatoscum, sendeki bu uretme kaabiliyetini, hayata yaptigin katkiyi ve yasama sevincini, guler yuzunu (ve guzel yuzunu :p) coook takdir ediyorum.. Seni izlemek, cogu zaman benim icin de motivasyon nedeni olmakta.. Iyi ki varsin, daima boyle, basarili ol.. Ve de mutlu ol.. Sevgiler.
tebrik eder, devamının gelmesini dileriz... :)
gecede seninle ilgili herşey çok güzeldi. umarım çok daha güzellerini yaşarsın.
Ne harika bir öykü, heyecanın satırlardan sızıyor Fatoş.
7. Oda’nın yalnızca bir web sitesi ya da fotoğraflar dizisi olmadığını, bir projenin bütünü olduğunu da böylece görmüş olduk.
Çok çok sevindim, tekrar seviniyorum senin için. Ve ayrıca paylaştığın için de…
Sevgiler,
fatoşcum seninle gurur duydum.
sevgiyle öpüyorum gözlerinden
Heyecanınız her bir satıra, her bir kelimeye yansımış, onlardan da okuyana geçiyor. tebrik ederim çok güzel bir atmosferde geçmiş ilk özel gösteriniz :)
harikasın!
sevgiler
çok etkileyici...
bana müthiş derecede ilham verdiğini ve sana hayran olduğumu söylemiş miydim :)))
ßiLiyormusun.. ı§ığımdan AydınLık KaranLığın..
FotoğrafLarının WusLatına Werdim Konu§an kaLßimi..
ßitmesin istedim..
§arkı Seçimin de Harika..
Ayakta aLkı§Lıyorum..
eLine SağLık..
Dünyanın enLemini Unutturdun Yine ßana..
Bazı insanlar karanlık sever, bazı insanlar karanlıkta sever...
Karanlıkta tanır birbirlerini, karanlıkta dokunur elleri ellerine...
El, kimin eli, dokunan kim bilmez hiçbiri.
Karanlıkta eller birbirinin yerine geçer. Karanlıkta o sendir, sen de o...
Karanlığın da tonları vardır, öyle değil mi? Azalır çoğalır, bazen zifiridir, bazen gri... Karanlıktır ama, karanlıkta çalan o şarkı gibi. Yükselir alçalır, iner çıkar...
En karanlık yanıdır insanın aşk, aşk karanlığı sevmektir...
Biliyor musun sevgili dostum, seni bir perdenin altında hayal ediyorum bazen, hani şu eski filmlerde gördüğümüz, fotoğraf çekerken altına girilen siyah pelerin var ya, orada... Sanki deklanşöre dokunurken o pelerini üzerine çekiyorsun; sonra o pelerinin altından çıkıp gülümsüyorsun, tıpkı o gece ki gibi...
Her insanın içinin bir yanı karanlıktadır sevgili arkadaşım ama içeride kalan karanlık boğar. Dışarı çıkarsa gülüş olur, senin ki gibi bir gülüş...
Gülücük ağacısın sen, kökleri toprak altında, karanlıkta bir ağaç, hadi orman olalım…
Seni tekrar kutluyorum . O kadar çok yağmur yağdı ki cam silecekleri yetiştiremiyordu , gösteri için bir güzel giyindim ama saat 20:00 civarında ancak Bursa’ya varabildik . Üzüldüm . Kocaman sevgiler , uygun olduğun zaman ıslatırız.
O akşam salona girerken itiraf etmeliyim beklentilerim hiç te yüksek değildi, oysa zaman ve mekan hissini kaybettiğim bir gecenin en güzel gösterisinden hemen sonra gecenin en güzel kızı çıktı sahneye.. Pıt diye 3. gözümün açıldığını hissettim o an:) iyi ki varsın ve senin var olduğunun farkında olmayan dünyanın geri kalanı için üzülmemek elde değil..
i see you 7. oda:)
tebrik ederim Fatoşçum, Yedincioda'm ..., her şeyiyle çok yönlü yedinciodam, çok güzel bir sergi olmuş, müzik seçimin de çok başarılı olmuş, orda olup katılmak isterdim.
Yosun'un ..:=)
o ortamda izleyebilmeyi ve seninle tanışmayı gerçekten çok isterdim,ama kısmet...
yazını okuduğum ve gösterini nefesimi tutarak izlediğimden beri sana yazmak istediklerim kafamda uçuşup duruyor.ama hep o çok güzel şeyler yazmalıyım düşüncesi yüzünden bir türlü yazıya dökülemedi.yazacaklarım duygularımı anlatmaya yetmeyebilir,ama deneyeceğim.
gösteri haberini aldığımdan beri kafamdan fotoğrafların geçiyor, şu da olmalı diye düşündüğüm ve eklemediğin hiçbir fotoğraf yok.müzik de ise yanılmışım.rammstein'dan bir parça seçersin diye düşünmüştüm,ama bu şarkı da muhteşem.
ben fotoğraflarına baktığımda karanlık görmüyorum desem.sevmediğim kara bulutlar bile fotoğraflarında naif bir aydınlık yansıtıyor.bence bu ödülü kesinlikle hakediyorsun.
yaşama olan tutkundan ve yaşam enerjinden azıcığı keşke bende de olsaydı.
çok sevindim senin adına ve senin gibi birini tanıdığım için kendi adıma.
Tebrik ederim , gerçekten çok hoş , etkileyici bir sunum olmuş ... Karanlıkların aydınlık prensesi diyesim geldi size :)özlem yüklü... İçi kapkara, zifiri karanlık; geçmişte yaşadıklarıyla acılı... Nice duyguları katletmiş, sevmiş-sevilmiş, yanmış... Boş bir anında, kendi emriyle kendini 7. odaya attırmış :))) Zamanında öyle kırbaçlar yemiş ki, kendine izler bırakmak istemiş ,unutmamak için...
Ve sonuçta şimdi ışıldıyorsunuz o 7. Odayla :)))
ne demek canım herzaman gelirim. içinde sen ol benim için yeter.
öptüm kocaman :)
Müzik, fotograflar, samimi anlatım çok güzeldi. Bittiğinde bende kendimi keyifle gülümserken buldum:) Tebrikler daha nice nicelerine inşallah. Svgl
çok büyük bir an yaşadım..müthiş bir heyecan duydum yıllar sonra..
bir bardak şarap fotografı içinde kayboldum...
Bir kez daha gelemediğim için üzüldüm Sevgili Fatoş... bi an önce başka sergini izleyebilmek ve seninle tanışabilmek umuduyla başarılı çalışmaların devamını diliyorum...
sevgiler
Fatma
Fatoş selam,
Gösterime gelemedim, İstanbul daydım özür dilerim. Face den bazı fotograflarını gördüm. Oldukça etkileyici bence.
Bir sonrakine geleceğim söz. Daha çok sergin olacak gibi görünüyor:))
Sana bir soru: Ben fotograf makinası alsam (sizinki kadar profesyonel olmasada) profesyonel, Canon 50 veya 60 mı alayım Nikon 90 mı ne dersin?
Albümün müthiş Therion ile seyrettim.. fotolar çok güzel.. bunu başkalarının da onaylaması bi daha güzel.. bu arada 2 fotoda varsın. hatta tam çıkmamışsın ya da net değilsin..
patavatsızlığımla ünlüyümdür, söylemeden edemeyeceğim.. çok kadınsın be Fatoş...:)
Sevgili Hüseyin,
Başta sen olmak üzere gösterileri olan bütün arkadaşları tek tek tebrik ederim. Fotograf Günleri'nde (benim gösteri dahil) seyrettiğim bütün gösterilerden en güzel gösterileri seyrettiğimi söyleyebilirim. Gösterileri seyretmeye gelemeyenlerin çok şeyler kaçırdığını söyleyebilirim. Kendimi de şanslı sayıyorum. Senin ve grubundaki herkesin emeğine sağlık... Umarım bu ekibin gösterilerini başka şehirlerde de göstermeniz mümkün olur. Bursa ve Bursalı Fotografçılar adına gurur verirsiniz...
Tebrik ediyorum...
Abit KULLEBi
Kırcaali'li, Fatoş Hanımı cani - gönülden kutluyorum!!!
Resimleri bir bir gözden geçirdim. Benim bildiğime göre fotoressamlık da en az diğer ressamlar kadar yetenek ister. Besbelli bu yetenek Fatoş kızımızda var, kendisini candan tebrik ederim. Beyaz kara resimlerde de, renklilerde de ışık ve bakış açısı öok başarılı seçilmiş. Bazı esprili buluşlar, resme başka anlamlar yükleme becerisi de var. Örneğin taşbebeklerin kahve sefası gibi ve bir motoru sudan çıkarılıp ördeğe benzeyen tekne gibi. Bir daha tebrik ederim Fatoş kızımızı ve başarılarının zirvesini temenni ederim !!!
Fotograflar mukkemel. Ben de bir fotografcilik sevdalisi olarak ( 8yil ogrencilik yilarimda hobi olarak yaptim) Fatos hanimin fotograflarini keyifle inceledim. Dunyamizda her canliya hayat veren o ISIGI cok guzel yakaliyor ve istedigi sekilde onun icinde olan figurleri bize sergiliyor. Bunu yapmak cok ustalik ve ozel his ister bunu fotografcilikla ograsanlar cok iyi bilir. Fatos nanimin fotograflarini Bulgaristanda da gormek isteris.Bir kere daha tebrik ediyorum ve bu sanatin yolunda sonsuz basarilar dliyorum. Saygi ve selamnarimla Sumnu-Bulgaristan.
KUTLARIM!
Yorum Gönder