25 Haziran 2008
Uzak yollardan gelmişti kadın..
Trenin de geminin de gittiği kente otobüsle gelmişti..
Öyle yorgundu.. öyle çok şey yaşamıştı son bir yılda..
Öylece uzanmak istiyordu adamın kucağına..
Usulca..
Bir yıla yakın olmuştu görüşmeyeli..
Anlaşmışlardı..
Yılda bir kez soyunacaklardı her şeylerinden..
Tüm kirlerinden, tüm korkularından, tüm acılarından, tüm sırlarından..
Bir yıl boyunca sadece uzaktan takip ediyorlardı birbirlerini..
Hiç konuşmadan, birbirlerine hiç müdahale etmeden sadece izliyorlardı..
İşte vakit gelmişti..
Vakit dökülme vaktiydi..
Uzak yollardan gelmişti kadın..
Otobüsten indiği yerde sıcak bir kucak karşıladı onu..
Adam kadının gözlerinin içine baktı..
Özlemini söylerken kadına, gözleri çok daha fazlasını da anlatmıştı..
Güzel bir yemek yediler denizin kıyısında..
Tren yollarında gezdiler sonra..
Eve yürüdüler sessizce..
İki farklı şehirde birden yaşamak zorundaydı artık adam..
Kadından da çok şey yaşamıştı son bir yılda..
Bütün hayatını değiştirecek kararlar alıp bir şeylerden vazgeçmişti..
Oradan oraya sürüklendiği belirsiz dönemler yaşıyordu..
Uzak yollardan gelmişti kadın..
Güzel bir kırmızı şarap eşlik ediyordu geceye..
Ne müzik susuyordu ne de ikisinin sesi..
Hiç durmadan anlattılar.. hiç durmadan döküldüler..
Hiç birbirlerinin sözünü kesmediler..
Hiç birbirlerini yargılamadılar..
Soyundular bir yıl önce olduğu gibi..
Kimseye anlatamadıklarını döktüler ortaya birer birer..
Uzak yollardan gelmişti kadın
Huzurun kokusunu özlemişti bir erkeğin bedeninde..
Başka hiç kimsede hissetmediği bir duygu vardı adamda..
Bu muydu hiç sakınmadan hiç utanmadan soyunmasına sebep bilmiyordu..
Duygunun bir adı yoktu.. olması da gerekmiyordu..
Tek bildiği sadece onda hissettiğiydi bu yakınlığı bu bütünlüğü..
Her bedeni yabancı kabul ettiği yıllarda sadece bu beden yabancı değildi ona..
Sadece o bakışlar usulca huzur yerleştiriyordu kadına..
Sadece bu ruha anlatabiliyordu kendini, hiç bir şeyden utanmadan..
Uzak yollardan gelmişti kadın..
Adam gözlerini hiç ayırmadan bakıyordu..
Kadın anlatıyordu..
“Seni seviyorum bunu biliyorsun dimi” dedi adam gecenin hiç beklenmedik bir anında..
"biliyorum" dedi kadın usulca..
hiç şüphe etmeden biliyordu gerçekten de..
birbirine dolandı kollar..
en maskesiz en saf en huzurlu uykuya daldı bedenler..
uzak yollardan gelmişti dün kadın..
"haydi kahvaltıya" diye bir sesle uyandı güne..
arınmış.. rahatlamış.. dinlenmiş..
"ne var kahvaltıda" dedi kadın, "ben yumurta da isterim"..
"bir sene çabuk geçer mi sence" dedi adam yine aynı içinden sevgi ve özlem dökülen bakışlarıyla kadının direkt gözlerine bakarak..
sadece kadın değildi çözülen tüm sırlarıyla ortaya hiç düşünmeden..
adam da serilirdi her şeyiyle..
ne büyük bir rahatlamaydı bu..
"geçer" dedi kadın.. "merak etme"..
"hayatımda hep kal" dedi adam..
"hep kal.."
onların hikayesinde büyük inanılmaz tesadüfler vardı..
hiç beklenmedik anlarda, hiç umulmadık yerlerde, ikisine de kentlerine de ait olmayan bambaşka mekanlarda gözgöze gelmişlerdi..
ve hep o aynı bakış vardı adamın gözlerinde..
sıcak bir sevgiyle karışmış özlem..
uzak yollardan gelmişti kadın..
hem trenin hem de geminin gittiği kentten yine otobüsle ayrılıyordu..
vücuduna dolanmış bir çift koldan ayrılıp..
ve seni seviyorum diyen bir çift usul bakış takip etti otobüsün penceresinden bakan kadını..
uzak yollardan gelmişti kadın..
uzak yollara geri dönüyordu..
(ZELJKO YOKSIMOVICH - LANE MOJE)
Etiketler: kadın-adam
23 yorum:
çok tanıdık geliyo...
vala şarkıyla hikaye çok uyumlu olmuş
foto çok orjinal
ilk gözüme takılan o oldu
masumane olmuş
ışığı güzel yansıtmış vücuda
gül uzaktan koklanmaz diyorum başka da bişi demiyorum :)
ne guzel bi yazı bu..
çok şey yazmak istiyorum aslında ama bu sıcaktan bunalmış buhranlı halimle yazmıyorum :))ellerine sağlık.
cok guzel bir film vardir eskilerden: same time next year...onu cagristirdi bana.kalemine saglik :)
duygusal bir animdayim bilmiyorum ama
gozlerimde yaslar yaziyorum iste...
hikaye cok guzel bir okadar da kotu kadin nasil kendini asagilatir ne ole
sene de 1gun boyle sevgimi olur?yaziklar olsun boyle sevgiye ya..
daha yazmak isterdim ama susmayi yeglicem,simdi sukunet vaktidir...
gimek lazim gorunmeyene,gitmeliyim...
epoch; hımm tanıdık geldi demek.. pek çok hikaye birbirine benzer zaten değil mi:)
berker; e o kadar uğraşıyoruz uyduracağız diye 3ünü birbirine :)
isimsiz; ama bazen gül uzaktan güzeldir :)
ali aydın; güzel dimi :) ben de sevdim walla..
bekriya; sıcaklar fena of!
şule; izlemedim canım o filmi ama netten baktım bulabilirsem alıcam merak ettim :)
okyanus; ne aşağılaması yahu.. ?? bence de iyi ki susmayı yeğlemişsiniz.. herşeyi kalıplarda yaşamak keskin sınırlarla çizmek çok kolay bir yaşam değil mi? sevgi nedir sınırları nerelerdir, ne olursa sevgidir ne olursa sevgi değildir herşey belli sanırım size göre..
oysa sevgi öyle uçsuz bucaksız bişey ki.. ve herkes öyle kendince yaşıyor ki.. ve sevgisini dilediği gibi özgürce, hiç bir kalıba sığdırmaya çalışmadan yaşayabilmek öyle güzel ki..
ama bu güzelliği de yaşayan bilir tabi..
bana göre sevgi herşeydir.. kalıpsız.. size göre olan sevgi tanımlamasına uymuyordur bu kadın ile adamın yaşadıkları..
bi diğer konuda.. neden aşağılanan kadın olsun ki? neden erkek olmasın mesela?
hikayede kadın üzgün müydü? hayır..
aksine gidenin kadın ve belki de böyle olmasını isteyenin kadın olma ihtimalini hiç düşündünüz mü..
veya ikisinin de böyle istediğini böyle yaşadığını böyle SEVDİĞİNİ..
aşağılık gibi çirkin bir kelime ne bu hikayeye ne bu kadına ne bu adama ne de bu sevgiye hiç yakışmıyor :)
Çok güzel ve incelikli.
Bana eski bir Sezen Aksu şarkısını hatırlattı.(artık eski diyebilirim 3 yılı geçmiş)
Biraz kenarda kalmış, tango tadındaki "Geçiyor Bizden de" isimli bu şarkıyı hala severek dinliyorum.
Bir masaldı aslında
Ne yazık sonu yoktu
Bir şarap sofrasında hazin
Kibar bir vedayla son buldu
Ama biz biliyorduk
Bir daha çok zordu
Kederle gülüyorduk o esnada
Bir yıldız hızla kayıyordu
Ah geçiyor bizden de
Ah bitiyor ömürler
Can çekiyor elbette
Ama çok yaralı gönüller
Bıraksam her şeyi
Dönsem bir türlü
Vazgeçsem hayattan
Ölsem bir türlü
Ama biz biliyorduk
Bir daha çok zordu
Kederle gülüyorduk o esnada
Bir yıldız hızla kayıyordu
Vladimir; dinliyorum şu anda şarkıyı.. ilk kez dinliyorum hatta.. öyle hoş geliyor kulağıma şimdi bu şarkı.. teşekkür ederim..
Beğendiğine sevindim. :))
ben kadının sabah yumurta istemesine takıldım.. umarım adam öbür sene unutmaz bunu..
yazından çok etkilendim..içinde kayboldum...eridim ve kendimi buldum..keşke herkesin dünya işlerinden arınıp,bütün herşeyini en çıplak haliyle paylaşabileceği birileri olsa..bu senede bir gün dahi olsa..
Abi; adamın bunu unutmayacağına eminim :) domatesli peynirli zeytinli yumurtalı ve çaylı kahvaltı :)
ypala; kesinlikle seninle aynı fikirdeyim :)
Harika bir yazı . Aşk..Ruhların bütünlüğü diyorum..Ne önemi var kimim kime gelmesinin..Yaşanılan anın güzelliği harika..Keşke bunların imkanları olsada aynı şehirde yaşasalar..büyü bozulurmu?
Fotoğraf acayip güzel ..
sevgiler..
Yazıyı kaç kere okudum saymadım. Sonra yorumlar, düşünüyorum öyle bilgisayarın karşısında.
Aşk sen ne güzel birşeysin. Ve.... Bütün sözcüklerim havada asılı kaldı...
Seni saklayacağım inan
Yazdıklarımda, çizdiklerimde,
Şarkılarımda, sözlerimde.
Sen kalacaksın kimse bilmeyecek
Ve kimseler görmeyecek seni,
Yaşayacaksın gözlerimde.
Sen göreceksin, duyacaksın
Parıldayan bir sevi sıcaklığı,
Uyuyacak, uyanacaksın.
Bakacaksın, benzemiyor
Gelen günler geçenlere,
Dalacaksın.
Bir seviyi anlamak
Bir yaşam harcamaktır,
Harcayacaksın.
Seni yaşayacağım, anlatılmaz,
Yaşayacağım gözlerimde;
Gözlerimde saklayacağım.
Bir gün, tam anlatmaya..
Bakacaksın,
Gözlerimi kapayacağım..
Anlayacaksın.
Özdemir Asaf
başka söze gerek var mı...
ya ben san ne diyim kuzum gece gece ağlattın beni nerden çıktı bu göz yaşları :((((
canımsın ya iyiki varsın :))))
Bu bana karayip korsanlarını hatırlattı,
Orda çok hoş bir diyalog vardı
İşte bir kesit;
-Bir gün karada.
On sene denizde.
Yapılan şey için fahiş bir fiyat.
-Bir güne bağlı...
bir kadın asilliğinden dolayı dedim.
bir kadın severse ,sonsuza kadar sürer...
ama bir erkek için öyle olduğunu hiç düşünnmüyorum.
bir kadın o senede birgünü hep bekler,erkek içinse boş bir gününü doldurur kadınla...
kadın aslında o birgün değil hergün bekliyo,erkek ise hiç umrunda da değildir, nasılsa kadını kendine tutsak ettiğinin farkındadır ve hazzı vardır içinde...
"bir kadın o senede birgünü hep bekler,erkek içinse boş bir gününü doldurur kadınla..."
her zaman değil belki ama daha duygusal olduğumuz kesin...
Yazıya bayıldım. Gözlerim doldu. Aşk işte bu.
Not: Parçayı indiremiyorum, silinmiş. :(
Bir yılı geçirdik uzak yollardan gelen kadın. Özledim.
Yorum Gönder