28 Mart 2007

beş..


ister ilköğretimin "pekiiyi"si olarak düşünelim kendisini, isterse lisenin "idareci" notu olarak, 5, sayıların belli ki "ders" vermeye en isteklisi..

nitekim, el'de de ya durdurma işareti ve şamar adı ya da bir güle güle sallaması..

öte yandan, çay saati ve viteslerin de gösterdiği gibi, duyularımızın bu temel kadrosu keyif ve süslenme kadar kolayca abartmaya da meyilli..

ne dersiniz; Vonnegut'ın romanında, onu zıvanadan çıkan insanlığa mezbaha numarası kılması biraz da bu yüzden mi??

(MAZZY STAR - FIVE STRING SERENADE)

2 yorum:

Adsız dedi ki...

harika bir şarkı..
huzur verdi geceme..
az evvel sokakları adımladım..
kimsecikler yoktu..
yağmur çiseliyordu..
sessizdim..
sessizliğin içinden geçiyordum..
sessizliği seviyordum..
ah sükut ne güzel şarkım söylüyor bilemezsin..
ah sükut..hiç bir kadının yerini dolduramadığı biricik sevgilim..
kimbilr napıyorsun sen şimdi..uykuda rüyadasındır kimbilir..
içinde senin gözlerinin olduğu bi şarkıydı bu..
hoş kal..

Adsız dedi ki...

Garip..
5'le ilgili tek yorum ona eşlik eden parçaya gelmiş. Hiçkimse rakamsal yorum koymamış Sevgili 7 senin dışında. Belkide '5' yalnızlıktır, bi başınalıktır, boşverilmişliktir..
Tabir-i caizse commender'lar 5'lik simit gibi yayılmışlar.
Bir de bana hatırlattığı; 5'i bir yerde paşalar vardı. Kötü günlerdi, bugüne sancıları süregelen.