11 Şubat 2007

maceralı yolculuk..


En ilginç yolculuklarımdan birini ve en sakin en evcil İstanbul gezimi gerçekleştirdim :)
1.ODA dan biliyorsunuz zaten benim minik cadım 2 hafta önce ilk karnesini almıştı..
küçük hanım bütün günü okulda geçirmeye alışmış, sıkıldı tabi evde..
e hem malum adı üstünde tatil..
tatillerde gezilir..
ben de kalktım hadi istanbula götüreyim dedim..
mp3 çalarsız, kitapsız bir yolculuk..
ama yanımda her şeye değer bi güzellik :)
annemi de aldık 3 kuşaktan 3 bayan yollarda :)

orhangaziye gelmek üzereyiz..
yeni çay servisi yapılmış otobüste..
birden tıssssss diye uzun süren bi ses..
sanki lastik hava kaçırıyor gibi ama uzuuun uzuuun bi hava :)
derken otobüs aniden duruyor..
Anayoldayız ve sol şeritte…
ne oluyor demeye kalmadan otobüsün içine bir anda dumanlar dolmaya başlıyor..
şoför hemen kapıyı açıyor..
panik yok diye bağırıyor birileri..
birileri bebekli ve çocuklu ailelere öncelik verelim diyor..
ortakapı ile aramızda sadece 2 koltuk var..
öndeki yolcularda orta kapıya yönelmiş durumda, sanırım ön kapı açılmadı..
ve sanırım bizim otobüsten inmemiz 10 saniye falan sürmüştür..
ama o sürede otobüsün tamamı duman ile doldu..
iki yol arasındaki çimenlerde akşam soğuğunda (geçen hafta cuma epey bi soğuktu hava) yarım saat yeni otobüsün gelmesini bekledik..
Bu arada bagaj kapıları açılmadı..
uzun uğraşlar sonucu açıldığındaysa bazı bagajların -değişen ölçülerde- yandığı görüldü..
hafif hasarlı yanan valizlerin içinde bizimkiler de vardı..
Küçük hanımın okul çantası yanmış..
valizimizin bir diğeri ve yanan valizin en üstünde olan annemin hırkası..

Duman ve is kokan herkes yeni otobüse bindiğinde olayın versiyonları üzerine bol miktarda konuşmalar yapıldı..
ya kapı açılmasaydı?!?!?!?!
Camları kırıp da kendini dışarı atana kadar kesin zehirlenmeler olurdu..
çünkü inanılmaz bi hızla duman tüm otobüsü kaplamıştı zaten..
yanan çantalara kimse üzülmedi hatta komik bulunup eğlenildi..
hiç kimseye bişey olmamıştı önemli olan buydu :)
istanbula gecikmeli ve maceralı bir yolculuk ile ulaşıldıktan sonra da tutanaklar tutuldu zaten kimin hangi eşyası yandığına dair..
ve Cuma gece ulaşılan kardeşimin evi saray gibiydi o gece :)

bu yolculuk Öykü hanımın okulda anlatacağı muhteşem bir tatil macerası oldu :)

moralim bozuk gittiğim istanbulda bu kez diğer gidişlerimin aksine bol bol dinlendim..
çünkü 4 gün kaldık ama bir gece TRIP e gidip içmek ve yüksek sesle müzik dinlemek ve arkadaşlarla sohbet etmek, dvd ciye gidip filmler almak ve adil ışık a gidip güzel kıyafetler almak dışında başka herhangi bir aktivitede bulunmadım :)
evde kardeşimin kurcalanacak dergileri ile haşır neşir oldum bol bol..
film izledim 2 tane..
Ve tabi lost un izleyemediğim 53. ve 54. bölümlerini de nihayet izledim..
Ve izlediğim tüm bu bölümler içinde favori bölüm: 54 tür..
ah ah sawyer ve kate ve bu bölüme damgayı vuran birliktelik..

trip te çok eğlendim bu arada..
kardeşim güzel program yapıyor..
bilmediğim duymadığım bir sürü grup öğrendim yine..
ki bir tanesi damgayı vurdu son haftama..
yine ben tek bi şarkıya takılıp bilmem kaç kez dinledim..
siz muhtemelen duymuş ve hatta dinlemişsinizdir ama ben gene de linke yüklüyorum şarkıyı:)
keyifle dinleyiniz..

haaa en önemli şeylerden birini unuttum…
artık yeni bir fotoğraf makinem varrrr :)
makineyi yurt dışından ucuza getirip, o fiyata böyle bir makine sahibi olmamı sağlayan sevgili arkadaşıma de kocaman teşekkürlerimi gönderiyorum buradan da..
artık sıra geldi makineyi kullanmayı öğrenip yine bulutları ve martıları ve nefesimi kesen manzaraları karelemeye...

(BEIRUT - THE MOUNT WROCLAI)

5 yorum:

Adsız dedi ki...

geçmiş olsun...
istanbul diyarında mutlu geçirilen günlerde yarasın :))

Adsız dedi ki...

cok geçmiş olsun dediğin gibi küçük öyküye anlatacak tatil macerası
konu İSTANBUL olunca tabi maceraların yolda başlaması normal !

Adsız dedi ki...

öncelikle geçmiş olsun diyorum..tatile sürpriz bir olayla başlayıp iyi bitirmene sevindim..küçük hanımın karneside malum olduğunca mutlaka iyidir..haa yeni makinan ile güzel kareler çekeceğinden eminim zaten..bunu zaman içinde göreceğiz..flash

ABİ dedi ki...

Öykü, az daha kalsa otobüste.. pasif içici olacakmış..
Neyse..
Ucuz atlatmışsınız..
Geçmiş olsun..

Adsız dedi ki...

Geçmiş olsun.